Sosyal Fobi / Sosyal Anksiyete nedir?

Sosyal fobi, kişinin sosyal ortamlara yönelik aşırı ve mantıksız korku yaşadığı ve yaşamsal faaliyetlerini devam ettirmekte zorluk yaşadığı bir anksiyete bozukluğudur. Başkaları tarafından yakından gözetlendiği, yargılandığı ve eleştirildiğine dair bir inanış ile açığa çıkar ve çok güçlü olursa, kişiyi kapasitesizleştirebilir. Bu sebeple kişi, topluluk önünde konuşma, yeni insanlarla tanışma, sosyal ortamlara girme(düğün, eğlence, parti, cenaze vb.), karşı cinsle arkadaşlık ilişkisi başlatma, topluluk içinde yemek yeme, genel tuvaletleri kullanma(özellikle erkekler için pisuvar kullanma), mevki sahibi kişilerle konuşma, başkalarının fikirlerine karşı çıkma vb. davranış ya da durumlar ile baş edemez. Bu durumlarda kaçar ya da kendisini gizlemeye çalışır, sonrasında da bu ortamlara girmekten kaçınmaya başlayabilir.

Çocuklarda sosyal fobinin gelişimi daha çok yabancılarla ilişki kurmaktan uzak durma, yanlış bir şey söylemekten, kendini ifade etmekten korkma şeklinde görülmektedir. Bu çocuklar kendi ailesi ve tanıdıkları dışındaki başka kimselerle arkadaşlık etmekten kaçınırlar. Çevrede yabancı kişilerin bulunması çocuğun şiddetli bir kaygı, sıkıntı, huzursuzluk ve utangaçlık duymasına yol açar.

 

 

Bu çocuklar, okulda öğretmenin sorduğu sorulara yanlış cevaplar vermekten korktuklarından derslerde söz almaktan çekinirler. Girişkenlik, atılganlık, cesaret ve öz güven isteyen her türlü etkinlikten kaçınırlar. Her hangi bir sorumluluk gerektiren bir işi yapmak zorunda kaldıklarında üzerlerinde büyük bir baskı hissederler. Tek başlarına bir şey yapmaktan veya bir yere gitmekten çekindikleri için bu çocuklarda özellikle anne babaya bağımlılık görülür. Bu nedenle, arkadaşlık kurmak ve sürdürmekte zorluk yaşarlar.

Okul Dönemindeki Çocukları Nasıl Etkiler?

Sosyal fobi yaşayan okul çağındaki çocuklar ortak davranışlar sergiler. Örneğin, ebeveynden kolayca ayrılamama bu göstergelerden birisidir. Sosyal fobi yaşamaya eğilimli çocuklar genellikle okul çağına kadar kalabalık yerlerden kaçarlar.

Sosyal fobisini okul içine taşıyan çocuklar, sınıf içerisinde çok sessiz olurlar ve sakin tavırları ile öğretmenleri tarafından uslu oldukları düşüncesi ile sevilirler. Sosyal fobinin çok güçlü olduğu durumlarda bu çocuklar, sessizliklerinin övülmesini yanlış değerlendirerek, ayıplanmamak için susulması gerektiği düşüncesi ile zaman içinde sosyal fobinin daha da fazla esiri olabilirler. Bu çocuklar, bireysel performans göstereceği dersler için haftalar öncesinden kaygılanmaya başlayabilir. Bu durum, kendilerini ifade etmelerine engel olur ve başarılarını düşürür. Buna benzer bir döngünün fark edilmesi durumunda zaman kaybetmeden okul psikolojik danışmanı ile iletişime geçilmesi iyi olacaktır.

Arkadaşlarını bir yere davet etmek, oyun parkına gitmek ve orada başka çocuklarla oynamak ya da arkadaşlarının evlerine gitmekte zorlanan çocukların da sosyal fobi yaşıyor olma ihtimali yüksektir.

Tüm çocukların sosyal yaşantıya uyum sağlamış, mutlu bireyler olması dileği ile…

OĞUZKAAN KOLEJİ
REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMALIK BİRİMİ