Oğuzkaan Koleji

 

YKS sonuçları açıklandı. Peki YKS’de tercih nasıl yapılır? Tercih listesi oluştururken adaylar nasıl bir araştırma yapmalı? Tercih listesi hazırlanırken en sık yapılan hatalar nelerdir?

Oğuzkaan Koleji Rehberlik Koordinatörü Yalın Kaya, YKS sonuçlarının açıklanmasının ardından  üniversite adaylarına önemli tavsiyelerde bulundu.

1. Tercih için hangi bilgilere ihtiyaç var?

  1. Adayın tercih etmeyi düşündüğü yükseköğretim programlarının puan türleri ➜ TYT, SAY, SÖZ, EA, DİL
  2. Adayın bu puan türlerindeki puanları ve başarı sıraları.
  3. Tercih edilmesi düşünülen programların Özel Koşulları.
  4. Tercih edilmesi düşünülen programların geçen seneki ve bu seneki kontenjanı arasındaki farklar.
  5. Adayın tercih işlemlerini kayıt etmek için giriş yapması gereken https://ais.osym.gov.tr adresi için TC Kimlik numarası ve ÖSYM şifresi, ya da e-devlet ile giriş yapmak için e-devlet şifresi.

2. Puan türlerinin tercihe etkisi nedir?

  1. TYT puan türünden 150 puan ve üzerinde başarı gösteren adaylar sadece iki yıllık (önlisans) programlar tercih edilebilir ya da özel yetenek sınavı ile öğrenci alan dört yıllık (lisans) programlara bireysel olarak başvurabilir.
  2. Özel yetenek sınavı ile değil de merkezi yerleştirme ile öğrenci alan tüm programlar için AYT ve YDT ile hesaplanan 4 puan türünden en az 180 puan alınmasını gerekiyor: SAY, SÖZ, EA, DİL
  3. Kısaca, 2 yıllık ve özel yetenek sınavı için TYT’den en az 150 puan, dört yıllık bölümler için SAY, SÖZ, EA ya da DİL’den en az 180 puan gerekiyor.
  4. Yukarıdaki koşulları sağlayamayanlar üniversiteye yerleşemeyecek.

3. Puan ve başarı sırası bilgileri tercihlerde nasıl kullanılır?

  1. Sınav sonuç belgesinin sağ alt kısmında bulunan  Yerleşti̇rme Puanları Ve Başarı Sıraları başlıklı tabloda, puan türlerinin başına Yerleştirme ifadesinin ilk harfi olan Y eklenerek yerleştirme puan türleri oluşturuluyor ➜ Y-TYT, Y-SAY, Y-SÖZ, Y-EA, Y-DİL. Bu yerleştirme puanları, sınav puanı (ham puan) üzerine okul puanı (OBP✖0.12) eklenerek oluşturuluyor. Bu tablodaki Puanı ve Başarı Sırası başlıklı sütunlardaki veriler tercih için kullanılıyor.
  2. Ek puanı hesaplanmış adaylar, bu ek puanları kullanma hakları olan tercihler için ilgili sütunu kullanıyor.
  3. Önlisans (iki yıllık) için Tablo 3’teki 8 ve 9. sütunlar, lisans (4+ yıllık) için Tablo 4 içindeki 9 ve 10. sütunlar sırası ile YKS-2018 0.12 Başarı Sırası ve YKS-2018 En Küçük Puan bilgilerini gösteriyor.
  4. Kontenjanlarda ve üniversite adaylarının tercih eğilimlerinde büyük bir değişiklik olmadığı sürece, başarı sıraları yıldan yıla çok büyük değişiklikler göstermiyor.
  5. En küçük puan bilgisi ise sınavların zorluk seviyelerindeki değişikliklerden etkilenerek seneden seneye değişebiliyor. Bu yüzden, tercih yaparken uzmanlar, puandan çok başarı sıralaması bilgisine dikkat edilmesini tavsiye ediyor.
  6. Kesinliği olmasa da X bir bölümün bir önceki seneki başarı sırasından daha yüksek başarıya sahip bir adayın, o bölümü kazanma olasılığı çok yüksek oluyor. Daha düşük başarı sırasındaki bir adayın ise kazanması ise daha düşük bir ihtimal oluyor.
  7. Örneğin, Ankara Üni. Hukuk Fakültesine yerleşen en küçük puanlı adayın YKS-2018’deki Y-EA başarı sırası 3410 olarak gösterilmiş. YKS-2019’daki başarı sıralaması 3000 olan bir adayın bu programı kazanma olasılığı yüksek, sıralaması 5000 olan bir adayın ise kazanma olasılığı düşük oluyor.

4. Tercih listesi oluştururken adaylar nasıl bir araştırma yapmalı?

  1. Adayların ilgi ve istekleri ile uyumlu tercihler yapabilmeleri için yükseköğretim programlarını ve mezunlarının nasıl işlerde çalıştığını araştırmaları gerekiyor.
  2. Bunun yanında, seçmeyi düşündükleri üniversite eğitimi ile sahip olacakları mesleklerinin gelecek 20 yıl içinde nasıl bir konumda olacağını da araştırmak çok önemli.
  3. Lise eğitimi sırasında başarısız olduğu derslerin ağırlıklı olduğu bir bölümü tercih eden üniversite adayları, kısa süre sonra okumayı bırakmak ya da yeniden sınava girmek zorunda kalabiliyor. Bu sebeple, akademik başarı gereklilikleri açısından da bölümleri iyi araştırmak gerekiyor.
  4. Her üniversitenin internet sitesinde, fakülte ve yüksekokullar ile bunlara bağlı bölüm ve programların ders içerikleri bulunmakta. Adayların bu bilgileri incelemeden tercih yapmaması tavsiye ediliyor.
  5. Öğretim üyesi sayısı ve programın kontenjanı, öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayısını gösterdiği için önemli veriler olarak görülüyor. Bu sayı ne kadar düşükse üniversite öğrencilerinin öğretim üyelerine ulaşma şansı o kadar yüksek oluyor.
  6. Öğretim üyesi sayısı kadar, üniversitelerin adayın tercih etmek istediği programa ne kadar bilimsel yatırım yaptığı ve öğrencilerin okul içinde kişisel gelişimleri için ne kadar fırsata sahip olacakları da önem taşıyor. Kulüplerinin etkinlik düzeyi, üniversitenin düzenlediği ya da ev sahipliği yaptığı sempozyumlar, konferanslar, bilim şenlikleri ya da diğer çalışmaların incelenmesi gerekiyor.
  7. Adaylar, teknoloji ağırlıklı bir programda okumak istiyor ise üniversitenin teknoloji yatırımları ve çevre ile kurduğu teknoloji iş birlikleri önem taşıyor. https://teknopark.sanayi.gov.tr/Home/TgbListesi adresinden üniversitelerin Türkiye’deki teknoloji geliştirme bölgeleri incelenebiliyor. Teknopark etkileşimi olan üniversiteler adayları teknoloji ve bilişim ağırlıklı gelecek için daha iyi hazırlıyor. Bu süreçten yönetici adayı öğrenciler de faydalanıyor.

5. Tercih listesi hazırlanırken en sık yapılan hatalar nelerdir?

  1. Kulaktan dolma ya da münferit bilgiler ile tercih yapmak. İnsanlar genel olarak yakınlarının iyiliği için sahip oldukları en minik bilgi kırıntısını bile paylaşma eğilimindedir. Salgın hastalık dönemi herkes doktor olur, milli maç zamanı teknik direktör, üniversite tercihleri zamanı da en az eğitimli komşumuz bile kariyer danışmanlığı yapmaya çalışır. İyi niyetli olsalar da bu tavsiyeler, adayların yanlış yönlenmesine sebep olabiliyor. Örneğin, kendi bankacılık kariyeri sıkıntılı geçen bir akrabanın kesinlikle bankacılık ve iktisat ile ilgili bir bölüm yazılmaması gerektiği konusundaki baskısı, gelecekte iyi bir mali denetçi olacak bir genci engelleyebiliyor.
  2. Aile içindeki bir yakını mutlu etmek için kendisi ile uyumsuz tercih yapmak. Özellikle yüksek başarıya sahip bazı öğrenciler başka hedefleri ve idealleri olmasına rağmen sadece bir yakınları çok istiyor diye ilgi duymadıkları ya da kendilerini başarılı hissetmedikleri bir alana yönelik tercih yapabiliyor. Bu durum, ileriki yaşamlarını etkilemeye başlamadan önce daha üniversite yıllarında bile sıkıntılar yaşanmasına sebep olabiliyor. Bunun yanında, tercihleri kendi inisiyatifi ile yapmıyor olması sebebi ile bu durumdaki adaylar, tercihlerini sıraya sokarken basit hatalar yapabiliyor.
  3. Tercihleri yanlış puan türüne göre belirlemek. Sonuç belgesinin sol alt kısmındaki Sınav Puanları ve Başarı Sıraları tablosundaki ham puan olan TYT, SAY, SÖZ, EA, DİL ve sağ alt kısmındaki  Yerleştirme Puanları ve Başarı Sıraları tablosundaki yerleştirme puanları olan Y-TYT, Y-SAY, Y-SÖZ, Y-EA, Y-DİL puan türlerini doğru ayırt etmek gerekiyor. Bunun yanında, tercih etmek istenen programın puan türü de doğru bilinmeli. Ör., Turizm İşletmeciliği programları EA puan türünde. İstanbul Üniversitesi Turizm İşletmeciliği programına yerleşmek istiyorsam, kendi sonuç belgemdeki Y-EA puan türündeki başarı sırası bilgisine bakmam gerekiyor. Kılavuzdaki bilgiye göre bu programa YKS-2018’de (geçen sene) son yerleşen öğrencinin başarı sırası 361bin. Benim sıralamam bundan yukarıda ise burayı kazanabilirim, ancak çok altında ise buraya yerleşmem risk altında diyebilirim. Ama AYT’ye hiç girmemiş, sadece YDT’ye girmiş olduğumu varsayalım. Sadece TYT ve DİL puan türlerim hesaplanmış olacak ve EA puanım hesaplanmış olmadığı için bu programı kazanmam imkansız hale gelmiş olur. DİL puan türünde Türkiye 1incisi bile olsam, EA puanım hesaplanmadığı için İstanbul Üniversitesi Turizm İşletmeciliği programını kazanmam imkansız.
  4. Tercihleri puan sırasına göre sıraya sokmak. Birçok aday bu konuda büyük bir yanlışın içine giriyor. Tercihler belirlenirken, mevcut puan türündeki başarı sırasına göre bir üst ve alt limit belirlenir. Sonrasında bu aralıktan 24 tercih belirlenir ve isteğe göre sıraya sokulur. Puana göre yapılan sıralama isteğe göre yapılandan farklı olduğunda adaylar daha az istedikleri bir yerde okumak zorunda kalabiliyor. Ör., Diş Hekimliği okumak istiyorum. Gidebileceğim tüm illeri belirleyerek yazabileceğim tüm Diş Hekimliği fakültelerinden bir liste yaptım. Sıralamam Y-SAY puan türünde 19bin ve sıralamam yetersiz gibi gözüken ama İstanbul’daki yerleri üstlere yazdım. Sonra puan sırasına göre büyükten küçüğe Ankara Gazi Üniversitesi, Antalya Akdeniz Üniversitesi ve Eskişehir Osmangazi Üniversitesi şeklinde dizilmiş olan tercihlerimi sıraya sokmak gerekiyor. Eskişehir en çok istediğim; çünkü hem orada akrabalarım var hem de şehir olarak en çok orayı beğendim. Bu üçü arasında en düşük puanlı gözüken Eskişehir’i en alta, en az istediğim ama en yüksek puanlı Gazi’yi en üste yazarsam, sonuç açıklantığı zaman Gazi Üniversitesini kazanmış olursam, daha az mutlu olacağım bir senaryoyu seçmiş olacağım. Puan yerine isteğime göre dizersem, daha mutlu olacağım bir senaryo ile karşılaşacağım. Bu sebeplerle, tercih sayısı 24’e indikten sonra, liste isteğe göre sıralanmalıdır.
  5. Listede güzel dursun diye yazılan yüksek puanlı programlar yüzünden, yerleşme olasılığı yüksek olan programları liste dışında bırakmak. Bazen adaylar, beklediğinin altında bir sonuç gelmesini bir gurur meselesi haline getirip, gerçekçi olmayan tercihler ile listelerini dolduruyor ya da kazanamayacağı kesin olan yüksek puanlı programları listenin altlarına koyarak kendince acısını çıkarıyor. Yerleşme olasılığı çok yüksek olan bir programın altına yazılan yerleşme olasılığı çok düşük olan programlara ölü tercih diyoruz. Duygusal kararlar listeye alınan her türlü gerçek dışı tercih de ölü tercih oluyor. Ölü tercihler yerine, adayların gerçekçi tercihler ile liste hazırlaması daha sağlıklı olacaktır. Bu konuda öğrenciler, okullarındaki rehber öğretmenlerden, yetişkin adaylar ise erişebildikleri kariyer danışmanlarından destek alırlarsa daha sağlıklı kararlar verebilirler. Temel prensip olarak, 24 tercihin (1)ilk 8 tanesini, başarı sırasının en fazla %20 üzerinde olan tercihlerden; (2)sonraki 12 tanesini, başarı sırasına çok yakın olanlardan başlayıp %50 fazlasına kadar olan tercihler; (3) son 4 tercihi kendi başarı sırasının %50 fazlasından itibaren olan, yani yerleşme olasılığı çok yüksek olanlardan seçeriz. Ör., 100bininci aday, 80-100bin aralığından 8; 100-150bin aralığından 12; 150bin sonrasından 4 tercih yaparak gerçekçi bir liste hazırlayabilir. Elbette, bu yüzdelik değerler, puan türlerine ve istenen programa göre değişiklik gösterebiliyor. Bu sebeple uzman desteği önemlidir.